Başörtüsüne hakaretten tutuklandı: Soğan alıyordum
11 Ocak’ta İstanbul Beşiktaş’ta bir manavda alışveriş yaptığı sırada yanına röportaj yapmak için gelen Kanal 7 muhabiri Meryem Nas’ın sorularını yanıtlamak istemeyerek, “Önce insanlığı öğren, temiz hava al” dedi. Nas’ın ısrarı üzerine çıkan tartışmada “sonra konuşun” ifadeleri kullanıldı. Başörtüsüne hakaretten gözaltına alınan Aylin A., yaşadıklarını Halk TV’den İsmail Saymaz’a anlattı.
Nas, “Kışın karpuz görünce şaşırdın mı?” diye sordu kendi kendine. Aylin A., “Çok saçma. Soğan alan birisi, bırak gitsin” dedi. Nas’ın başörtüsüne hakaret etmediğini belirten Aylin A., haftada bir karakola gidip imzalaması gerektiğini söyledi.
‘DIŞARI ÇIKMAKTAN KORKUYORUM’
Aylin A., Saymaz’ın sorularını şöyle yanıtladı:
” O gün ne oldu?
O kadar komik ki inanamazsın. Bükülmüş soğanımı seçiyorum. Uzaktan ateş ettiklerini gördüm ama umursamadım. Soğanımı toplarken birdenbire kamera ve mikrofon parlak ışığıyla yanımda belirdi. Hangi kanaldan olduğunu söylemeden mikrofonu uzattı ve bir soru sordu.
Ne sordu?
‘Kışın karpuz gördüğünüze şaşırdınız mı?’
ee?
Kamera ışığı parlaktı ve gözüme geliyordu. Kabine elimi tutarak kayda izin vermediğimi söyledim. Bu çok aptalca. Soğan alan kimse, kendi haline bıraksın. Ben de ‘Soru soracaktık’ dediğimde, ‘Lütfen kayda izin vermiyorum, mahkemeye gitmeyelim’ dedim. Bağırmaya başladı. Hangi kanalda olduklarını bile bilmiyorum. kelimesini de öğrendim. Onu tanıştırmadılar bile. O kamera yukarı ve aşağı gidiyor; mikrofon gelir ve gider. Her zaman “Çekim yaptığınız zaman izin almanız gerekir” derim. O da “Bana gazeteciliği öğretemezsin” gibi nefes almadan konuşuyor. Yüzleşmek istemiyorum. Üç beş tane soğan aldım. Tarttım ve fiyatı verdim. Kaçmaya çalışıyorum. çok sinirlendim “Önce insanlığı öğren, kafanı dinle, sonra konuş” diyorum. “Başörtümden bahsettin mi?” Başörtüsü hakkında yorum yapan tek kişi o.
Başörtüsü demek istemedin mi?
Hayır canım, ne başörtüsü! Kafasını çalıştırmıyor, ben de bundan bahsediyorum. Ders çalışırken ‘haydi yürü biraz hava al’ denmiyor mu?
Aslında, şeyleri seviyorum, insanların farklı ve çeşitli olmasına izin verin. Yeşil üzerine turuncu puantiyeler var. Başörtüsü takmasına izin verin. Diğeri kemik taksın. Bu renkliliği seviyorum ve destekliyorum.
Sonra?
Hanım ısrarla beni takip ediyor. ‘Başörtüme hakaret ettin’ dedi. Dayanamıyorum, isyan ediyorum; ‘Ciddi bir algı probleminiz var’ dedi. Döndüm, konuta gittim. Ertesi gün bir telefon. ‘Beşiktaş Polis Karakolu’ndan arıyoruz, ifade istiyoruz’ dediler. Saat 14’tü. Bir saat içinde gitmiştim. Memurlar gülüyor. ‘Karpuz mu? söz verdim ‘Savcılığa göndereceğiz’ dediler. Gözaltına alındığı haberi geldi. Beni karakolda gözaltına aldılar.
senin suçun ne
Hakaret.
kaç saat kaldın
Akşam 19’da girdim. Ertesi gün öğlen dışarı çıktım. Çıkışta tüm basın toplanmıştı. Akşam sağlık kontrolüne giderken Kanal 7’yi gördüm. Mikrofonla üzerime atladılar ama hızlıca arabaya bindik. çok şey anlamadım Ben de ‘Ama senin peşindeler’ diyorum. Bu kadar büyüdüğünü fark etmemiştim. Savcı sözümü aldı. Her Cumartesi imzalayacağım.
Başınıza gelenleri nasıl yorumluyorsunuz?
Ben olmasaydım başkasının başına gelirdi. Organize bir şeye dönüştü. Dürüst olmak gerekirse, bu türden insanların var olduğu için üzgünüm. İnsanlarda art niyet olduğu için üzgünüm. Elbette sonuna kadar savaşırım. Ama asla önyargıyla yaklaşmayacağım.
Başörtüsüne karşı günlerdir size karşı bir kampanya yürütülüyor.
Her dinden, dilden, renkten ve çeşitten insanlarla büyüdüm. Hala hayatımı böyle yaşıyorum. Çeşitliliği seven ve savunan bir insanım. Arkadaşlarımın hepsi farklı, tek taraflı değil. Bu bayan tüm gazetecilik kurallarını çiğnedi. Ses çıkarmayan, görüntü vermeyen birini haber değeri taşıyarak ifşa etmeye çalışıyor. Kıyafetle ilgili tek bir şey yok. Kıyafetler hakkında bir şey söylemem gerekseydi, söylerdim. Sürmek o kadar güzeldi ki, oradan başlardım. Bunu demagojiye ve ikramiye alacak bir şeye dönüştürmeye çalışıyor. Ne İslami.
Bu olaydan sonra size karşı herhangi bir saldırganlık oldu mu?
Açıkçası dışarı çıkmaya korkuyorum. Ailemin evine gelirken taksiye binmek istemedim. Ailem aldı. Beni evime bırakacaklar. Onun tedirginliğini hissediyorum.” (HABER MERKEZİ)